Uzun gölü arkamızda bırakıp, Tokat ve Erbaa’da bizleri bekleyen arkadaşlarımızı ziyaret edip evimize dönmek üzere niyetleniyoruz. Yolu kendimizce kısaltmak için haritada Bayburt üzerinden gidilebilecek bir yol buluyoruz! Yola çıkmadan önce tedbirli davranıp karşı taraftan aynı yolu kullanarak gelen birkaç aileye de yolun durumunu soruyoruz. Onlar buraya alışmış olacaklar ki hiç tereddütsüz olumlu cevap veriyorlar.
Meşhur soğanlı geçidinin aşılması zor yolları olduğunu bilmeden gönül rahatlığıyla çıkıyoruz yola.
Yol belli bir yere kadar çok güzel ama yukarılara gidildikçe insanlar, evler, köyler hatta hayvanlar bile kaybolmaya başlayınca acaba doğru yolda mıyız diye düşünmeye başlıyoruz
Neyse ki maceralı bir yolculuktan sonra Soğanlı Geçidi’nin en yüksek noktasına varıyoruz. Rakım 2333 Soğanlı Geçidi. Yolun arkasında görünen beyazlık gökyüzü değil, o kadar yoğun sis var ki, iki adım ötemizi göremez oluyoruz.
Not; Yukarıda ki iki fotoğraf netten alıntı, asıl yayınlanan siteyi bulamadım link vermek için. Sadece soğanlı geçidinin nasıl bir yer olduğunu görmeniz için ekliyorum. Ben sisin yoğunluğundan burayı tam olarak ifade eden fotoğraflar çekemedim.
Bayburt’a kestirmeden gitmek düşündüğümüz kadar kolay değil, hala yolumuz var gidilecek.60 km’lik yolu yaklaşık 4 saatlik bir sürede geçip Bayburt’a varıyoruz akşam saatlerinde. Kelkit, Köse derken gecenin ilerleyen saatlerinde Alucra’ya varıyoruz, daha fazla yol almayıp burada kalıyoruz. Sabah erken saatlerde yola çıkıyoruz tekrardan, son durağımız olan Tokat’a ve sonrasında Erbaa’ya varmak için.
Erbaa’da can dostlarla çok güzel bir gün geçiriyoruz. Bizim kadar çocuklarda özlemişler birbirlerini, nede olsa doğduklarından beri geçen yıl arkadaşlarımız Erbaa’ya biz de buraya taşınana kadar hiç ayrılmadılar, hatta aynı sıraları paylaştılar. Öyle iyi geliyor ki orada geçirdiğimiz vakitler onlara da bize de…
Harika birkaç günün ardından sabah erken saatlerde çıktığımız yolculuğumuzu gecenin ilerleyen saatlerinde tamamlayıp evimize dönüyoruz, yeni maceraların hayallerini kurarak…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder